Vuslat kalbin sahibine

Hüzün
ve muvakkat
bir ayrılık
yardan
Haticetü’l-Kübra’dan.

İlkin her şeyden geçti yürek.
Ne yar vardı artık
ne Ebu Talip
himayesi istenecek.

Ve Sübhan (c.c)
kulu için hüznün perde perde ağırlaştığı zamanlarda
bir gece vakti
gecenin az bir kısmında
ulaştırdı O’nu
Mescid-i Haram’dan
Mescid-i Aksa’ya. 
Dağıttı hüzün perdelerini…
Sonra Mi’rac.
Sonra vuslat kalbin sahibine
ve Rü’yet.
Gözün gördüğünü yalanlamadı kalp.
Hakikat…
Mahza hakikat.

İnsan ve namaz
gözlerin nuru…
Namaz ve Mi’rac…
Ölümle gerçeğe dönüşecek
Bir buluşma provası
Bir temrin.
heyecanların en güzeliyle
Her gün
beş vakit…

Bir muştu…ve bir dua.
Lâ yukellifullâhu nefsen illâ vus’aha!

Rabbimiz!
Bizi affet…
Bizi bağışla…
bize acı…

Belâ.
Er-Refiku’l-A’la…

Kulağın duyduğunu da yalanlamadı kalp.