yüreği avucunda
elleri sıcaklık devşirecek sığınaklar arar
***
eller bir yoldur varılacak menzile
insan ellerinde kendini önemser
orda bulur kendini
Ellerim pamuk
Derim pürüzsüzdü,
Narindi parmaklarım, incecik ve uzundu
İncecik ve uzun
Elimi tuttuğunda birileri
Birbirine girerdi parmaklarım
Ellerim derim,
Dedim ya,
tenim hep dikkatimi çekerdi küçükken
Pürüzsüzdü, buruşmamıştı
Kalem yakışırdı elime
Ya da öyle gelirdi bana.
Gül yakışırdı.
Resmini çizerdim kuru kalem çalışmasında.
***
Sıcak dostluklara bir başlangıç olurdu hep
Nice ellerde terlerdi elim
Yüreğinin sıcaklığı terletirdi belki içimi
***
Elim ısıtırdı yüreğimi
***
Bazan soğukluk hissine kapıldığım eller de sıkardım
En üşümeyecek yerlerim üşürdü o an.
Bakışlarıma sıçrardı soğukluk
Donukluk bir yol açardı damarlarımda
Yüreğimden kapısı donmuş yüreklere uzanan.
***
Ellerim
Eşyayı kavratan bana
Dokunmanın gizemini
Yüreğim genişliğinde olduran ve
Bir çocuğun tel tel okşanan saçlarından
içimde sevgi yakamozları oluşturan
Cesur dokunuşlar sunan ellerim.
***
Soğuk kış günlerinde bazı zamanlar
Çatlardı derim,
Evimize odun taşırdık kardeşlerimle, kömür taşırdık,
/Kok kömürü/
Yaşımızdan soğuk olurdu dışarısı
Ellerim kömürün karasına bulaşır
Parmak uçlarım mosmor olurdu.
Sol elimi yumruk yapıp sağ avucumun içine alır
Nefesimle ısıtmaya çalışırdım ellerimi
Derim çatlardı,
Pürüzlenirdi derim
Soğuk bir ıslaklık değdiğinde
Dudaklarıma doğru
bir şerit halinde sıcak yaşlar akardı gözlerimden
***
Sokakta, kocaman adamlar arasında yürürken,
elini tuttuğum minik yavrumun
Kayıverdiğinde elimden, ayrıldığında elleri
Kalbime tutunmaya çalışır gibi
Tutunmaya çalışması parmaklarıma
Her teması bir aidiyeti filizlendirirdi içimde
Bende güvenliğe kavuşma ümidi olurdu sanki
Minicik elleri.
***
Ve insan bir sığınak gibi aynı zamanda.
***
Elini tutup her çocuğun
Kalbini öpüyorum.
Ekim 2000